Pir Sultan Abdal Kültür Derneği’inden Bahçeli’ye Tepki
Gazeteci İsmail Saymaz, Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin MHP milletvekilleri ile yaptığı kapalı toplantıda kullandığı ifadeleri köşesine taşımıştı.
Saymaz'ın aktardığına göre; PKK lideri Abdullah Öcalan'a yaptığı çağrıyla yeni çözüm sürecini başlatan MHP lideri Bahçeli, birkaç ay önce MHP’li milletvekilleriyle gerçekleştirdiği kapalı toplantıda sözü milli bütünlüğe ve kardeşlik hukukunun pekiştirilmesine getirdi.
Bahçeli; Kürtler ve Alevilerin bürokrasiden dışlanamayacağını vurgulamak için, "Cumhurbaşkanının iki yardımcısı olsun, bir Kürt, diğeri Alevi olsun" dedi.
Bahçeli'nin sözleri sosyal medyada ve siyasi çevrelerde günün en çok konuşulan başlıklarından biri olurken tartışmaları da beraberinde getirdi.
Bahçeli tarafından dile getirildiği idda edilen ve yalanlanmayan bu açıklama üzerine, Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Genel Merkezi bir açıklamada bulundu. Açıklamada; “Devletin sahibi olarak Türk ve Sünni İslam kimliğini gören; Kürtleri ve Alevileri ise ancak “makbul” olanlarıyla bu sisteme eklemlemek isteyen bu zihniyeti kabul etmiyoruz. Bizler, temsil ya da makam pazarlığı değil, eşit yurttaşlık hakkı istiyoruz” denildi.
Basına ve kamuoyuna yapılan açıklama şöyle:
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin “Cumhurbaşkanı’nın iki yardımcısı olsun; biri Kürt, diğeri Alevi olsun” şeklindeki açıklaması kamuoyunda şaşkınlık ve kaygıyla karşılanmıştır. Bu açıklamanın yalnızca sembolik bir öneri olmadığını,
Cumhuriyet’in asli kurucu unsurlarını laiklikten, eşit yurttaşlıktan ve halk egemenliğinden kopararak; etnik ve inanç kimliklerini araçsallaştıran bir siyasal mühendislik anlayışının parçası olduğu açıktır.
Devletin sahibi olarak Türk ve Sünni İslam kimliğini gören; Kürtleri ve Alevileri ise ancak “makbul” olanlarıyla bu sisteme eklemlemek isteyen bu zihniyeti kabul etmiyoruz. Bizler, temsil ya da makam pazarlığı değil, eşit yurttaşlık hakkı istiyoruz.
Laiklik ve Eşit Yurttaşlık Tehlike Altında
Türkiye Cumhuriyeti’nin anayasasında yer alan laiklik ilkesi, uzun süredir sadece kâğıt üzerinde kalan bir teminat haline getirilmiştir.
Tüm bunlar, devletin tarafsız ve inançlar karşısında eşit mesafede duran bir yapı olmaktan çıkarak; tek mezhepçi bir karakter kazandığını açıkça göstermektedir.
Toplumsal Eşitsizlik Derinleşiyor
Siyasi iktidarın yarattığı bu tekçi yapı, yalnızca inanç alanında değil; ekonomik ve toplumsal yaşamda da büyük bir eşitsizlik doğurmuştur.
Taleplerimiz Açık ve Meşrudur
Biz Aleviler bu ülkenin eşit yurttaşlarıyız.
Vergimizi veriyor, oy kullanıyor, askerlik yapıyor; bu toplumun değerlerine katkı sunuyoruz.
Ama hâlâ inancımız, kimliğimiz ve yaşam tarzımız nedeniyle dışlanıyoruz.
Bu nedenle taleplerimiz çok açık, çok meşrudur:
Bizler inanç ya da etnik kimlikler üzerinden pazarlık edilen bir rejimi değil; eşit yurttaşlığa dayalı, laik ve demokratik bir Cumhuriyet istiyoruz.
Eşit yurttaşlık bir lütuf değil, doğuştan gelen temel bir haktır.
Devleti yönetenler bu hakkı tesis etmekle yükümlüdür.
İnancımızla, kimliğimizle, dilimizle varız ve eşitiz!
PİR SULTAN ABDAL KÜLTÜR DERNEĞİ
GENEL MERKEZİ
Yorumlar (0)