Bugün Akbelen!

Dört yıl önce Akbelen Ormanı girişinde direniş alanı kuruldu, bu alan dağıtıldı, şimdi direniş Cemal Süreya Parkı'nda. Ankaralı dostlarımdan dileğim, Cemal Süreya Parkı'na uğrayın, "ben de yaşamdan yanayım, sizinleyim" deyin. Açlık grevinde olan arkadaşlarımıza selamlarımızı iletin, sağlıklarını korumalarını isteyin onlardan. Bu devran böyle gitmeyecek elbet, yaşam kazanacak, doğa kazanacak, emek kazanacak.

İkizköylüler ilk 11 maddesi kabul edilen torba yasaya karşı hala Ankara'da Cemal Süreya Parkında direniyorlar. Bir Avuç insan Açlık Grevindeler. Bundan tam 4 yıl önce de bir avuç insanla başlamıştı Akbelen'de kömürcü şirkete karşı direniş... Bir yanda sermayeyi korumak için aşırı güç kullanmaktan kaçınmayanların şiddeti vardı, öte yanda  ormanını, zeytinini, havasını, suyunu, toprağını koruyanların direnişi...
İkizköylüleri yalnız bırakmayan Avukat Arif Ali Cangı yazdı, Akbelen Orman Nöbeti 4 yıl önce başlamıştı:

"Kamulaştırma saldırısı ile ağlayarak Işıkdere’yi terk etmek zorunda kalan İkizköy’lüler, Termikçi/Kömürcü şirketin doymak bilmeyen saldırısı karşısında, “yeter artık” deyip yaşama hakları için mücadeleye başladılar. Akbelen Ormanının ağaçlarının kesilmesine bedenleriyle karşı koydular, kesimi durdurdular. Ormanın yok edilmesi girişimlerini önlemek için 17 Temmuz 2021 tarihinde ekoloji hareketlerine, yaşam savunucularına çağrı yaparak,  Akbelen Ormanı girişine çadırlarını kurarak fiilen orman bekçiliği görevine başladılar. Çağrıya ülke içinden ve dışından yoğun destek geldi. Ekoloji hareketleri, demokratik kitle örgütleri, muhalefet partilerinin genel başkanları, yöneticileri, milletvekilleri , iklim savunucuları, sanatçılar, sporcular, gençler, kadınlar, sürekli çoğalan yaşam savunucuları İkizköy’lüleri yalnız bırakmadılar. Akbelen Ormanı Nöbeti yaşamı tehdit eden kapitalist-endüstriyel yağmacılığa, talana karşı direnişin, dayanışmanın simgesi halini aldı.

Bu direnişe rağmen, emeği ve doğayı meta olarak gören, yaşamı tehdit eden kapitalist sistem boş durmadı. Sinsi planlar yaptı ve 24 Temmuz 2023 sabahı 05.30'da Jandarma ekipleri korumasında kesim ekibi Akbelen Ormanı'na girip kesime başladı.  Akbelen direniş alanından yükselen “Kesimi Durdur” çığlıklarına, ülkenin her yerinden yapılan toplumsal itirazlara, muhalefet partilerinin neredeyse tamamı karşı durmaya çalışmalarına rağmen, yangından mal kaçırırcasına Akbelen’de büyük bir kıyım yapıldı.

Akbelen'de orman katledildi, ancak Zeytinlikler nedeniyle maden ocağı açılamadı. 2024 Mart yerel seçimleri öncesinde acele kamulaştırma kararı alındı, ancak kısa bir süre sonra karar geri alınmak zorunda kalındı. Daha sonraki süreçte kamulaştırmanın ön koşulu olan kamu yararı kararı alındı.

Şimdi de Zeytinciliğin Islahı ve Yabanilerin Aşılattırılması Kanununu delmek için Maden Kanuna yapılacak bir ekle Akbelen bölgesi ve Yatağan bölgesindeki kömür madenlerinin açılmasını engelleyen zeytinliklerden, taşınmak ya da aynı büyüklükte zeytinlik yapmak şeklinde kurtulmak isteniyor. Koordinatları yazılı, krokisi çizilmiş durumda. Zeytinliklerle birlikte doğal ve kültürel varlıkları, yaşama alanlarını kuralsız denetimsiz şekilde yağmaya ve talana açan Kanun Teklifi Mecliste görüşülüyor.

İkizköy'lüler, Yatağan'lılar ve yaşam savunucuları ne yapsınlar?. Meclise, milletvekillerine seslerini duyurmaya çalıştılar. Meclisin Dikmen kapısı ile Cemal Süreya Parkı'nın mesken tuttular. Park'ta 6 kişi sağlıklarını ortaya koydu, açlık grevine başladılar. Bütün bunlar olurken Meclis Genel Kurulunda Teklifin 8. maddesi görüşülüyor.

Dört yıl önce Akbelen Ormanı girişinde direniş alanı kuruldu, bu alan dağıtıldı, şimdi direniş Cemal Süreya Parkı'nda. Ankaralı dostlarımdan dileğim, Cemal Süreya Parkı'na uğrayın, "ben de yaşamdan yanayım, sizinleyim" deyin. Açlık grevinde olan arkadaşlarımıza selamlarımızı iletin, sağlıklarını korumalarını isteyin onlardan. Bu devran böyle gitmeyecek elbet, yaşam kazanacak, doğa kazanacak, emek kazanacak. "

Akbelen Direnişçileri ve Av. Arif Ali Cangı'ya teşekkürler