Dün (15 Haziran) Sol Parti tarafından Kentpark'ta düzenlenen “Eğitim Parasız Olacak” konulu toplantı, kalabalıktı. Buluşmaya Kadriye Baksi’nin kolaylaştırıcılığında Sol Parti Merkez Yönetiminden Önder İşleyen ve Eğitim-Sen’den aynı zamanda Birgün yazarı Feray Aytekin Aydoğan konuşmacı olarak katıldı.
İşleyen, ABD destekli İsrail’in İran’a saldırılarına da değinerek, Ortadoğu'daki savaşlara da vurgu yaptığı konuşmasında, Erdoğan iktidarının ABD’nin Büyük Ortadoğu Projesinin saçayağı olduğuna dair saptamalarda bulundu. Tek adam rejiminin barış karşıtı, islamcı-faşizan yapısının giderek daha da pekiştiğini belirten İşleyen, 19 Mart’a giden süreçle birlikte muhalif yapıda karşıtlıkları yeniden kurcaladığını, zaten şeytanlaştırılmış olan FETÖ ve Kürt karşıtı eski anlatılar yerine Cumhuriyet değerlerini savunan CHP’nin etrafında toplanan tüm muhalif yapılara da savaş açtığını ve CHP üzerinden yeni şeytanlaştırmaların yapıldığına işaret etti. Tek adam rejimine karşı direnen muhalefetin şu anda bir pat (yenişememe) durumunda olduğunu, son zamanda yükselen bu direnişte şu andaki sürükleyicisi CHP etrafında toplanan muhalefetin topyekün-fire vermeden bu tek adam rejimine karşı durmasının gerekliliğini anlattı. Terörü hiç kimsenin istemediğini, ancak iktidarın “terörsüz güçlü Türkiye” anlatısı ile “yeni anayasa” çalışmasının muhalefeti bölmek/parçalamak amacıyla yapıldığını da vurgulayan İşleyen, örneğin mevcut anayasada olan parasız ve herkese eşit eğitim ve sağlık hakkının tüm muhalif güçleri birleştiren bir hat olduğunu ve bu hatlar üzerinden tüm muhalefetin güçlü bir biçimde birleşmesi gerektiğini, yeni anayasa tartışmalarına prim vermemesi gerektiğini, “parasız eğitim buluşmalarını” da bu saikle başlattıklarını anlattı.
Feray Aydoğan da konuşmasında, AKP’nin 23 yıllık iktidarında her alanda olduğu gibi eğitim alanında da daha çağdışı, daha karanlık, daha baskıcı, daha eşitsiz, daha sermaye yanlısı bir rejimi oturtmaya çalıştığını eğitim alanından somut örneklerle anlattı. Eğitim alanında gerici yapılanmanın Cumhuriyetin en önemli kazanımlarından biri olan (görece) laik ve parasız-eşit eğitim hakkını yok etmekle aslında eğitim dışında kazanılmış birçok hak ve özgürlüğün de giderek elimizden kayıp gittiğini sayılarla, örneklerle belirtti.
Aydoğan konuşmasında: “23 yıllık siyasal İslamcı AKP iktidarının bilimsel, laik ve parasız eğitim hakkını ortadan kaldırdığına işaret etti. Okullar, sermaye için; özellikle de tarikat sermayesi için ticarethaneye dönüştürüldüğünü ifade etti.. Bankaların bile özel okul sahibi olduğu, Milli Eğitim’in başına özel okul patronlarının getirildiği bir sömürü düzeni kurulduğunu söyledi. Laik ve bilimsel eğitime savaş açıldığını, müfredatın adım adım dinselleştirildiğine dikkat çekti. Tarikatlarla imzalanan protokollerle okulların gerici yapıların denetimine bırakıldığını; eğitim sisteminin, gençler için geleceksizlik kapısına dönüştüğünü” anlattı.
“Kamu okullarına ayrılan bütçenin bilinçli biçimde azaltıldığı; devlet kaynaklarıyla özel okul patronları beslendiği; çocukların okullarda bir öğün yemekten mahrum bırakıldığı; ısınmadan temizliğe en temel masrafların veliler tarafından karşılanmak zorunda kalmasına işaret etti.. “Başta kız çocukları olmak üzere milyonlarca çocuk eğitimden koparılıyor. Yoksul bırakılmış çocuklar tarikat yurtlarına mahkûm ediliyor. Adına MESEM dedikleri projeyle çocuklar acımasızca sömürüldükleri iş yerlerinde hayatlarını kaybediyor. Proje okulları adı altında öğretmenler sürgün edilip, zorunlu eğitim süreleri kısaltılmaya çalışılarak nitelikli eğitim tümüyle yok ediliyor” dedi..
Yorumlar (0)